Marcel Proust en Turquie
In Search of Lost Time and States of Love
Nedret Öztokat KılıçeriThis study deals with the theme of “woman” as a powerful/potential image that feeds the narrator’s imagination in Proust’s novel. The image of a woman as a model, starting with the mother, is found from beginning to end in the novel In Search of Lost Time. The tense feelings of the impatient boy in the first pages of the first volume, waiting for his mother to kiss him goodnight, continue with Gilberte, whom he meets and falls in love with on a family promenade during adolescence, and his platonic love, the Duchess of Guermantes, whom he sees from afar during a service in the church in Combray. Our study points out that desire and imagination in the novel are the subjective space of love. Another feature is that in the narrator’s discourse, how these relationships are experienced appears in processes. Each relationship’s beginning, lasting, and ending phases, the fluctuations that occur during the relationship, or the decrease/increase scheme are remarkable. Jealousy related to love is also treated in our study. In this context, the narrator’s relationship with Albertine as a young man is complicated and problematic in many ways. In order of its own, the narrator and Albertine’s relationship reveals a scheme that proceeds as “liking/intimacy/ danger of infidelity/imprisonment.” In the novel, the love is told through the process of “falling in love” with the narrator or the other persons. In other words, the narrator reconstructs this personal experience(s) in his discourse. Here, she focuses on how “love” is experienced and how the stages of the experience of love find expression in the discursive layer of the novel, and finally, he examines his way of loving and the lover’s (Albertine especially) affective strategies within their subjectivity.
Kayıp Zamanın İzi̇nde ve Aşk Halleri̇
Nedret Öztokat KılıçeriBu çalışma Proust’un romanında anlatıcının hayallerini besleyen, gücül/potansiyel bir imge olarak “kadın” izleğini ele almaktadır. Aslında anneden başlayarak Kayıp Zamanın İzinde romanında model olarak bir kadın imgesi baştan sona bulunur. İlk cildin ilk sayfalarında yer alan ve annesinin iyi geceler öpücüğü vermesini bekleyen sabırsız çocuğun içine düştüğü gerilimli duygular, ergenliğe doğru bir kır gezisinde rastladığı ve âşık olduğu Gilberte ve Combray’de kilisede ayin sırasında uzaktan gördüğü platonik aşkı Guermantes Düşesi ile devam eder. Çalışmamız romanda arzu ve hayalin aşkın öznel uzamı olmasına işaret ediyor. Bir başka özellik ise anlatıcının söyleminde bu ilişkilerin deneyimlenme biçiminin süreçler halinde belirmesidir. Her ilişkinin başlama, gelişme/devam etme ve bitme evreleri, ilişki sırasında meydana gelen dalgalanmalar ya da ilişki yoğunluğunda azalma/ çoğalma şeması dikkat çekmektedir. Aşk izleğiyle ilgili olarak kıskançlık da çalışmada ele alınmıştır. Bu bağlamda anlatıcının genç bir adam olarak Albertine ile yaşadığı ilişki birçok açıdan karışık ve sorunludur. Kendine ait bir düzen içinde anlatıcı ile Albertine’in ilişkisi “hoşlanma/yakınlaşma/sadakatsizlik tehlikesi/mahpusluk” şeklinde ilerleyen bir şemayı karşımıza çıkarır. Romanda aşk izleği anlatıcının ya da kişilerin “âşık olma” süreçleri üzerinden anlatılır; farklı deyişle, anlatıcı bu deneyim (ler)i söyleminde yeniden kurar. Burada, romanda “aşk”ın bir deneyim olarak nasıl yaşandığına ve aşk deneyiminin aşamalarının romanın söylemsel katmanında nasıl anlatım bulduğuna odaklanılmakta, aşk ve âşık kendi öznelliği içinde incelenmektedir.