Sylvia Plath’in “Lady Lazarus” İsimli Şiirinin Türkçe Çevirilerinin Yapısöküm ve Hermeneutik açısından İncelenmesi
Ilgın AktenerÇeviri çalışmalarında, şiir çeşitli sebeplerle çoğunlukla çevrilemezlik çerçevesinde tartışılmıştır. Bu sebeplerden bir tanesi şiirin öznel ve kişisel olmasıdır. Şiirler, yaratıcılarına özgü ve yaratıcılarının hayatına ilişkin birçok öge içeren eserler olarak görülmektedir. Şiirin çevrilemezliği, kaynak metnin, hedef metinden üstün olduğuna dair güncel ve geçerli olmayan görüşü vurgulamaktadır. Bu nedenle, şiir çevirisine dair çalışmaları, çevrilemezlik kavramından uzaklaştırmak gerekmektedir. Bu doğrultuda, bu çalışma gizdökümcü şair Sylvia Plath’in çok kişisel bir şiir örneği olan Lady Lazarus (1965) isimli şiire ve şiirin Yusuf Eradam (2014/2020) ve Nurten Uyar (2015) tarafından yapılan çevirilerine odaklanmaktadır ve iki çevirmenin Plath’in şiirlerinde sıklıkla rastlanan ölüm/intihar izleğine dair öznel yorumlarını incelemeyi amaçlamaktadır. Bunun için, çalışma ölüm/intihar izleğine ilişkin söz sanatlarını ve belirli sözcük ve sözcük öbeklerini, yapısöküm ve hermeneutik açısından karşılaştırmalı bir biçimde incelemektedir. İncelemenin amacı, iki çevirmenin sözü geçen ögeleri doğru ve başarılı bir şekilde hedef metinlerine aktarıp aktarmadıklarından ziyade, çevirmenlerin bu ögeleri nasıl yorumladıklarına odaklanmaktır. Bu şekilde, orijinalin çeviriden üstün ve şiirin çevrilemez olduğu görüşleri çalışmanın kuramsal çerçevesiyle uyumlu bir biçimde yapısöküme uğratılmaktadır. Sonuç olarak, iki çevirmenin de söz konusu şiirdeki kişisel ögeleri öznel yorumlama yoluyla çevirdikleri ve böylelikle, kendine has özellikleri bulunan ama aynı zamanda kaynak metne benzeyen hedef metinler oluşturdukları tartışılmaktadır.
Exploring the Turkish Translations of Sylvia Plath’s “Lady Lazarus” from the Perspective of Deconstruction and Hermeneutics
Ilgın AktenerIn translation studies, poetry has mostly been discussed from the perspective of untranslatability due to a variety of reasons. One of these reasons is the subjective and personal nature of poetry: poems are considered to be specific to their creators, who incorporate much from their lives into their creations. Untranslatability of poetry brings to the fore the obsolete notion that the source text is superior to the target text. It is, therefore, necessary to disentangle the concept of untranslatability from the translation studies on poetry. To do so, this study concentrates on a highly personal example of poetry, i.e., the Confessional poet Sylvia Plath’s poem “Lady Lazarus” (1965) and its Turkish translations by Yusuf Eradam (2014/2020) and Nurten Uyar (2015), and seeks to explore the two translators’ subjective interpretations of the death/suicide theme specific to Plath’s poetry. In doing so, figures of speech related to the overall theme of death/suicide, and specific words and phrases are studied comparatively from the perspective of deconstruction and hermeneutics. The aim is to focus on how each translator interpreted the aforementioned elements rather than whether or not they transported these elements accurately and well. In this way, the superiority of the original over translation, as well as untranslatability of poetry, are deconstructed in harmony with the theoretical framework of this study. In conclusion, it is argued that both translators indeed translated the personal content of the poem in question through a process of subjective interpretation, which resulted in target texts that have their own peculiarities but at the same time, are similar to the source text.