9th International Congress of Turcology Proceedings Book
Cavalry Training in Medieval Turkish Armies
Bülent Özkuzugüdenli, Umut KansoyDue to the majority of the armies in medieval Turkish states being composed of cavalrymen, training them was very important. The initial training involved horse care because a cavalryman who was unable to care for his horse was ineffective. A cavalryman had to be able to repair harnesses, untie and retie the saddle and bridle, know how to open a horse’s veins, drain pus, and put on a nose ring, as well as how to bleed, cauterize, and castrate a horse. In medieval Turkish armies, cavalrymen had to know the best ways to use various weapons while on horseback. In order to do this, they used to run drills and play various games. Cavalrymen used to improve their archery skills using target boards, hunting, and playing the pumpkin game. They would learn how to throw a lasso, knock down a rival’s horse, and grab a rider off while riding at high speed. They used to perform hard drills with maces to gain strength. In order to use spears unerringly, they used to play the ring grabber and other cavalry games and practice difficult drills with target boards. In addition, they had to know how to wrestle in order to defeat an enemy in cases where they lost their weapons or where their horse had become injured or unusable. The cavalry used to play chovgan and the ring grabber game to become as skillful as possible with a sword and other weapons on horseback. Thanks to the royal hunts and the pumpkin games that were regularly organized, the cavalrymen in medieval Turkish armies learned to successfully apply crescent (Turan) tactics. This article will examine medieval Turkish armies’ archery training, sword training, spear training, mace training, lasso training, and wrestling training for their cavalry as well as supporting activities such as the royal hunt and games such as chovgan and pumpkin using primary sources and modern studies.
Orta Çağ Türk Ordularında Süvarilerin Eğitimi
Bülent Özkuzugüdenli, Umut KansoyOrta Çağ Türk devletlerinde ordunun çok büyük kısmı süvari birliklerinden oluştuğu için süvarilerin eğitimi büyük önem arz etmekteydi. Süvarilerin eğitimlerinin başında, at bakımıyla ilgili eğitimler gelmekteydi. Zira atına bakamayan bir süvari işlevsiz hâle gelirdi. Bir süvari atının koşum takımları zarar gördüğünde onarabilmeli, eyerini ve dizginini çözüp yeniden takabilmeliydi. Atların damarlarını açmayı, cerahatini akıtmayı, göz ve burnundan nâhone almayı, burun halkası takmayı, hacamat yapmayı, atları dağlamayı ve iğdiş etmeyi bilmeliydi. Orta Çağ Türk ordularında süvariler, at üzerinde çeşitli silahları en iyi şekilde kullanmayı öğrenmeliydiler. Bu amaçla talimler yapılmakta ve çeşitli oyunlar oynanmaktaydı. Süvariler, nişan tahtaları, avlar ve kabak oyunu ile okçuluk kabiliyetlerini geliştirmekteydiler. Büyük bir süratle giderken “kement” atarak düşmanın atını yere yıkmayı ve süvarisini üzerinden kapıp almayı öğrenmekteydi. Süvariler, bir filin sırtından omurlarını midesine dökebilecek kadar kuvvetlenmek için gürz ile sıkı talimler yapmaktaydılar. Mızrağı ıskalamadan kullanabilmek için, hedef tahtaları üzerinde sıkı talimler yapmakta ve halka kapma oyunu ve süvari oyunu oynamaktaydılar. Ayrıca süvariler, bütün silahlarından âciz kalırsa, atı yaralanır veya kullanılamaz hâle gelirse, düşmanını bertaraf edebilmek için güreşmeyi de öğrenmeliydiler. Yine süvariler, at üzerinde kılıç ve diğer silahları en iyi şekilde kullanabilmek için çevgȃn ve halka kapma gibi oyunlar oynamaktaydılar. Belli zamanlarda düzenlenen sürek avları ve kabak oyunları sayesinde, Orta Çağ Türk ordularında süvariler, Turan savaş taktiğini başarıyla uygulamayı öğrenmekteydiler. Bu çalışmada Orta Çağ Türk ordularında süvarilerin“okçuluk eğitimi”, “kılıç eğitimi”, “mızrak eğitimi”, “gürz eğitimi”, “kement eğitimi”, “güreş eğitimi” ve bu eğitimleri destekleyici türde yapılan “sürek avı”, “çevgȃn oyunu” ve “kabak oyunu” gibi faaliyetler, ana kaynaklara ve modern araştırmalara dayanılarak incelenecektir.