Jeofizik ve Tarihsel Gelişimi

DOI :10.26650/AB/AA8.2023.185   
AuthorFerhat ÖzçepNaci Orbay

İlk çağlardan günümüze kadar Yerkürenin yapısı ve dinamiği insanoğlunun gerek bilimsel merakını gidermek ve gerekse ekonomik çıkarları için sürekli ilgi odağı olmuştur.
Jeofiziğin bilim olarak, Yerkürenin yapı ve dinamiğini açığa çıkarmaktaki farklı rolü ve etkisi (gücü) nedir? Bu çalışmada bu sorunun yanıtı ya da yanıtları aranacaktır. Öncelikle, bilimi tanımlamakla işe başlarsak; bilim, kontrollü gözlem (ya da deney) ve akıl yürütmeye dayanan bir bilgi üretim etkinliğidir. Bu anlamıyla bilim, "olgu" olduğu kadar, bir onun kadar hatta daha da fazlası bir "süreç" olarak tanımlanabilir.
Dünyada jeofiziğin felsefi yapısı ve tarihsel gelişimi ile çalışmalar sistematik olarak Amerika Jeofizik Birliği'nin (American Geophysical Union) önderliğinde 1980'li yılların başlarında, fizikçi/bilim tarihçisi Gilmor başkanlığında kurulan "History of Geophysics" komitesi ile başlamıştır. Bu komite daha sonra jeofiziğin tarihi ve felsefesi ile ilgili çalışmaları aynı adı içerecek biçimde bir kitap dizisi içinde toplamıştır (Gilmor, 1984).
Yerküre ve Gezegenler konusunda elde ettiğimiz ayrıntılı bilgiler pek çok bilim insanının yorulmak bilmeyen gayretleri ve çalışmaları sonucunda kazandığımız bilgilerdir. Yunan çağından 17. yüzyılın sonlarına değin bilimin bütünlüğü sorgusuz sualsiz kabul edilmekteydi. Daha sonra bilimsel araştırmaların dallanıp budaklanmasıyla her bilim dalının yeterli bir şekilde incelenebilmesi için bunların ayrı ayrı tanımlanması gereği ortaya çıkmıştır. Ancak, tüm bu gelişmelere benzer şekilde farklı bilim dalları farklı hiyerarşik yapılar elde etmiş ve her bilim dalı bir şekilde diğerinden özel teknikleriyle/yöntem-teriyle ayrılmış ve İzole olmuştur. Fakat bu yapı artık günümüzde değişmiş adeta tersine dönmüş bilimlerin kesişme alanlarında ortak/disiplinler arası çalışmalara yol açmıştır.
Jeofizik, Jeoloji, Coğrafya, Jeodezi ve Jeokimya' dan oluşan Yer Bilimi (Earth Science) dallarını ve bunların insanların refahı üzerindeki etkilerini tartışırken, fiziksel bilimlerin matematiksel ve analitik yöntemlerine başvururuz. Jeoloji, 18. yüzyıldaki anlamından bugünkü modern aşamasına kadar, yer-kabuğundaki kayaçlarla ve bunların tarihiyle ilgilenen bir bilimdir. Jeoloji, gelenekse] olarak, Yerkürenin oluşumundan günümüze değin evrimini ve yüzeyini tanımlayan bir bilim dalı olarak gelişmiş olmasına karşın Yerkürenin üzerinde yaşayan türlerle ilgili olarak da değerli bilgiler sağlamaktadır.
Yerküre ile ilgili olarak yapılan tüm matematiksel ve analitik çalışmalar ve incelemeler jeofizik bilimleri (geophysical Sciences) adı altında toplanmıştır. İlk bakışta jeofizik bilimi sadece Yerküre ile ilgili olarak düşünülebilir. Ancak, son yıllarda uzay yolculuklarının meydana gelmesiyle "Jeo" ön eki, Ay ve diğer Gezegen'leri de kapsayacak biçimde genişlemiştir. Böylece, bu jeofiziksel bilimlerin Ay'a ve Gezegenlere genişletilmesi önemli bilimsel gelişmeler ve yeni fırsatlar sunmaktadır. Boyut, kütle, gravitasyon, magnetizma, rotasyon oranı, atmosferik bileşenler ve dünya radyasyon seviyeleri gibi kavramlar farklı gezegenlerde de incelenebilmektedir. Benzer şekilde, farklı gezegenlerin geçmişlerinin, iç yapılarının, kimyasal bileşimlerinin, radyoaktivite seviyelerinin ve gezegenlere ilişkin diğer olayların incelenmesi de jeofiziksel bilimlerde oldukça hızlı gelişmelere yol açmaktadır.

SubjectsHistory & Philosophy of Science

INFORMATION


E-ISBN978-605-07-1323-7
PublisherIstanbul University Press
Publish Date15.03.2002
Cover (PDF)
Full Text (PDF)

SUBSCRIBE




SHARE




Istanbul University Press aims to contribute to the dissemination of ever growing scientific knowledge through publication of high quality scientific journals and books in accordance with the international publishing standards and ethics. Istanbul University Press follows an open access, non-commercial, scholarly publishing.