Medical Informatics
Ethics of Medical Informatics
Nüket Örnek Büken, Çağrı Zeybek ÜnsalMedical informatics involves medical practice and information and communications technology. However, various issues hamper the implementation of these technologies. Among these challenges, ethical and legal concerns are some of the more complex and diverse ones. The objective of this study is to conduct an analysis of scientific literature to identify the ethical and legal challenges of medical informatics. Advanced technology has increased the use of information and communications technology in the treatment and rehabilitation of diseases. Therefore, the ethical aspect of these attempts has evolved as a challenge. To ensure the confidentiality of patients’ information and increase data security, there is a need to monitor the cases of physicians’ inefficiency and improve the quality of health care services, which all highlight the necessity of ethical issues in information and communications technology. Personal data and personal information have been considered as an integrated part of human rights and the right to privacy, where different countries formulate various laws, regulations, and policies to protect an individual’s private life. With the faster growth of technology, the opportunities have increased and started to narrow the limits by its nature. Some argue that privacy cannot be protected as it should be since the nature of digital environment. However, others argue that establishing strong mechanisms can reduce the threats to privacy violations. In this regard, each country tries to develop policies and legal documents for the protection of personal data.
Tıp Bilişimi Etiği
Nüket Örnek Büken, Çağrı Zeybek ÜnsalTıp Bilişimi, tıbbi uygulama ve bilgi ve iletişim teknolojilerini içerir. Ancak, bu teknolojilerin uygulanması sırasında genellikle istenmeyen çeşitli sorunlar ortaya çıkabilmektedir. Bunlar arasında özellikle etik ve yasal endişeler daha karmaşık ve çeşitlidir. İleri teknoloji, hastalıkların tedavisi ve rehabilitasyonunda bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanımını artırmıştır. Dolayısıyla bu girişimlerin etik yönü ve uygulamaya yönelik etik ikilemler önem kazanmıştır. Bir yandan hastaların tıbbi ve kişisel bilgilerinin gizliliğini korumak ve veri güvenliğini artırmak konusundaki profesyonel etik sorumluluk, diğer taraftan hekimlerin tıbbi vakalarını izlemeye ve sağlık hizmetlerinin kalitesini iyileştirmeye duyulan gereksinim nedeniyle ihtiyaç duydukları bilgi ve iletişim teknolojisindeki gelişmeler. Kişisel veriler ve kişisel bilgiler, bireyin özel hayatını korumak için farklı ülkelerin çeşitli yasalar, düzenlemeler ve politikalar oluşturduğu, insan haklarının ve mahremiyet hakkının entegre bir parçası olarak kabul edilmektedir. Teknoloji hızla geliştikçe fırsatlar da artmış ve doğası gereği sınırları daraltmaya başlamıştır. Bazı araştırmacılar, dijital ortamın doğası gereği, gizliliğin olması gerektiği gibi korunamayacağını savunmaktadırlar. Bu teze karşın diğerleri de, gizliliğin ihlaline yönelik güçlü mekanizmalar kurmanın, mahremiyetin ihlaline yönelik tehditleri azaltabileceğini savunmaktadırlar. Bu kapsamda her ülke kişisel verilerin korunmasına yönelik politikalar ve yasal belgeler geliştirmeye çalışmaktadır. Gizliliğin korunmasında teknik önlemlerin alınması, iletişim kanallarının güvenliğinin sağlanması, verilerin anonimleştiilrmesi, kodlama veya dijital imza kullanılması alınacak önlemlerden bazılarıdır. Özellikle tıbbi kayıtların elektronik ortama dönüşümü, bu verilere yetkisiz erişilmesine karşı yeni koruma kalkanlarının geliştirilmesi gereğini doğurmaktadır. Veri güvenliğinin sağlanmasında; verilerin kalitesini koruyacak sistemlerin geliştirilmesi, verilerin toplanma amaçları dışında kullanılamaması, verilere ilgilinin rızası olmadan ulaşılamaması, verilerin veri toplama amacına uygun sürede saklanması gibi ilkeler bulunmaktadır. Tıbbi verilerin korunmasında yasal düzenlemelerin yanında bireyi de etkinleştiren mekanizmalar yararlı olmaktadır. Bu sistemde verilerin kullanımı onaya tabidir, verilere erişimin çeşitli seviyelerde gerçekleşmesi kontrol altındadır, kullanıcıların kimlikleri denetim altındadır, şifreleme metotları kullanılmaktadır. Bu alanda çalışan profesyoneller etik sorumluluklarının farkına varmadıkça, hiçbir düzenleyici sistem uygun şekilde çalışamaz. Fazladan yapılacak düzenlemelerin bir tehlikesi de profesyonellerin kendi sorumlulukları yerine, düzenlemelerle uyumlu olmaya dikkat sarf etmeleri yüzünden, ahlaki sorumluluk duygusunun göz ardı edilebilecek olmasıdır. Yani dış denetim elbette önemli ve gereklidir ancak daha önemlisi iç denetim mekanizmalarının varlığıdır. Herhangi bir dış yapı/kurum tarafından denetlenmeden de, içten gelen doğruyu yapma konusundaki motivasyonun varlığıdır.