CHAPTER


DOI :10.26650/PB/SS48.2023.003.014   IUP :10.26650/PB/SS48.2023.003.014    Full Text (PDF)

The Role of UNICEF in the Social Integration of Syrian Refugee Children in Türki̇ye

Emine Saklan

With the ongoing war in Syria since 2011, the world has recently witnessed one of the biggest global humanitarian crises. Türkiye hosts the largest number of refugees in the world. However, at the same time, Türkiye remains a leading transit country for registered and unregistered refugees and migrants on the move. By the end of June 2021, around 4 000 people, mainly Afghans, Somalis and Congolese, have crossed from Türkiye to the EU by sea and land, somewhat summarising the refugee situation in Türkiye. On the other hand, 1.8 million of the approximately 4 million refugees in Türkiye - 3.7 million Syrians - are children. Children pay the heaviest price and bear the heaviest burden of the crisis (UNICEF, 2022). Apart from children’s basic needs, such as health and safety, it can be said that their education, psychological well-being and lives are at risk. In this context, UNICEF is one of the first organisations to come to mind in protecting children’s rights, not only in the case of Syrian children but also in its activities covering the children of the world. The United Nations Children’s Emergency Fund (UNICEF) was established in 1946 and was commissioned by the United Nations General Assembly in 1954 to promote and advocate for the protection of children’s rights. UNICEF operates in line with the Convention on the Rights of the Child (CRC) signed between the countries of the world and undertakes important tasks in bringing the behaviour towards children to international standards in line with children’s rights.


DOI :10.26650/PB/SS48.2023.003.014   IUP :10.26650/PB/SS48.2023.003.014    Full Text (PDF)

Türkiye’de Suriyeli Mülteci Çocukların Toplumsal Entegrasyonunda UNICEF’in Rolü

Emine Saklan

Suriye’deki savaş ortamı 2011 yılından itibaren devam ederken, dünyada son yıllarda görülen en büyük insani krizlerden biri yaşanmıştır. Türkiye dünyada en fazla mülteciye ev sahipliği yapan ülke konumundadır. Bununla birlikte Türkiye, kayıtlı ve kayıtsız mülteciler ve hareket halindeki göçmenler için önde gelen bir geçiş ülkesi olmaya devam etmektedir. Haziran 2021’in sonuna kadar, başta Afganlar, Somaliler ve Kongolular olmak üzere yaklaşık 4.000 kişi, Türkiye’den AB’ye deniz ve kara yoluyla geçmiştir. Bu durum Türkiye’nin mülteci konusunda içinde bulunduğu durumu bir nebze özetlemektedir. Diğer yandan ülkede yaşayan yaklaşık 4 milyon mültecinin -3.7 milyon Suriyeli- 1.8 milyonunu çocuklar oluşturmaktadır. Krizin en ağır bedelini çocuklar ödemekte, en ağır yükünü de yine çocuklar çekmektedir (UNICEF, 2022). Çocukların başta sağlık, güvenlik gibi temel gereksinmelerinin haricinde eğitimleri, psikolojik iyi oluşları ve yaşamlarının risk altında olduğu söylenebilir. Bu bağlamda Suriyeli çocuklar özelinde düşünüldüğünde ancak, dünya çocuklarını kapsayan faaliyetleri göz önünde bulundurulduğunda, çocuk haklarının korunması noktasında ilk akla gelen kuruluşlardan biri UNICEF’tir. Kısaca UNICEF olarak söylenen “Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu” 1946 yılında kurulmuş olup 1954 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından çocuk haklarının korunması adına tanıtım ve savunma çalışmaları yapması için görevlendirilmiştir. UNICEF dünya ülkeleri arasında imzalanan Çocuk Hakları Sözleşmesi (ÇHS) doğrultusunda faaliyet göstermekte ve çocuklara yönelik davranışların çocuk hakları doğrultusunda uluslararası standartlara kavuşturulması noktasında önemli görevler üstlenmektedir.



References



    SHARE




    Istanbul University Press aims to contribute to the dissemination of ever growing scientific knowledge through publication of high quality scientific journals and books in accordance with the international publishing standards and ethics. Istanbul University Press follows an open access, non-commercial, scholarly publishing.