Abduhamid Parda was born in Tashkent. After graduating from university, he worked as a proofreader, a reporter, an editor-in-chief, a section editor, and a translator for various newspapers and journals. In addition to his own literary studies, he has made in-language translations of Kutadgu Bilig and Navoi’s works into modern Uzbek language. In addition, he translated the works of Blok, Pushkin, Nietzsche, Byron, Tagore, Stefan Zweig, Svetlana Alexievich, and other artists into Uzbek. In general, Parda’s poems display variety and originality in their themes. Parda is interested in nearly all aspects of life, and it is possible to classify his poems according to content and themes under the following main headings: love, loyalty, modesty, friendship, separation, faith, the human being, the poet’s inner world, homeland, nature, homesickness, and criticism. Parda’s ‘lyrical style of feeling and expression’ is especially evident in his poems about love. The poet seeks justice, and his verses address themes such as: human subjugation; problems and injustices caused by those lacking expertise in their fields; greed and deceit; oppression of the weak; hypocrisy; and unethical behavior for the sake of social status.
Abduhamid Parda, Taşkent’te doğar. Üniversiteyi bitirdikten sonra, çeşitli gazete ve dergilerde musahhih, muhabir, yayın sorumlusu, bölüm editörü ve tercümanlık yapar. Kendi edebî çalışmalarının yanı sıra o, Kutadgu Bilig’in ve Alişîr Nevâyî’nin eserlerinin günümüz Özbekçesine manzum olarak dil içi çevirilerini yapmıştır. Bunların yanı sıra o, Blok, Puşkin, Nietzsche, Byron, Tagore, Stefan Zweig, Svetlana Aleksiyeviç vd. sanatkârların eserlerinden Özbekçeye tercümeler yapmıştır. Genel olarak değerlendirildiğinde Parda’nin şiirleri konu ve tema bakımından çeşitlilik ve zenginlik göstermektedir. Hayatın hemen hemen her alanına ilgi duyan Parda’nin şiirlerini, muhtevanın konusuna ve temalarına göre aşk ve sevgi, sadakat, tevazu, dostluk, ayrılık, yalnızlık, inanç, insan, şairin beni, vatan, tabiat, gurbet, sıla ve tenkit ana başlıklar altında toplamak mümkündür. Parda’nin şiirlerinin büyük bir kısmındaki “lirik duyuş ve ifade tarzı”, aşka dair yazdığı şiirlerinde kendini hissettirir. Şairin adalet arama ve hesap sorma amacının sezildiği mısralarında insanın insana kulluğu, ehil olmayan insanın yaptıklarının neticesinde ortaya çıkan sıkıntı ve haksızlıklar, aç gözlülük esasında hayatını sürdürme, kurnazlıklar yaparak başkalarının hakkını yeme, güçsüzün ezilmesi, iyi niyetin suistimali, yalancılık, ikiyüzlülük; makam ve mertebe aşkı ile bunlar için her şeyin yapılabilmesi gibi hususlar onun şiirlerinde çeşitli şekillerde işlenmiştir.