Cumhuriyetin 100. Yılında Türkiye Ekonomisi
Ters Küreselleşme ve Gelir Dağılımı İlişkisi Ampirik Bir Yaklaşım: Türkiye Örneği
Muhammet Sait BozikKüreselleşme kavramı uzun yıllar gelişmiş ülkeler ve gelişmekte olan ülkeler arasında bir transfere alan açar. Bu transfer süreci belirli bir zaman sonra gelişmekte olan ülkeler için daha avantajlı bir sonuç doğururken gelişmiş ülkeler açısından dezavantajlı sonuçlar verir. Pandemi süreci birlikte dünyada yaşanan ekonomik problemler ve küresel resesyon beklentileri ülkeleri çeşitli önlemler almaya iter. Gelişmiş ülkelerin aldığı önlemlere bakıldığında küreselleşme karşıtı önlemlerin ön plana çıktığı görülür. Artan korumacı politikalar, pandemi ve Ukrayna – Rusya savaşı ile önemli bir problem halini alan tedarik zinciri problemleri, enerji krizleri, küresel kurumların zayıflayan etki güçleri, yapay zeka ile gelişen ve değişen teknoloji rekabeti, yabancı kaynaklı dış yatırımlarda görülen gerileme, Amerika Birleşik Devletleri’nin Çin üzerinde uyguladığı yaptırımlar ve Brexit gibi süreçler bunlardan bazılarıdır. Çalışma bu motivasyonla gelişmekte olan bir ülke olarak Türkiye’de ters küreselleşmenin gelir dağılımı üzerinde bir etkiye sahip olup olmadığı araştırma sorusu üzerine kurulur. Çalışmada Türkiye özelinde 1980-2020 yılları arası küreselleşme verilerinden türetilen ters küreselleşme ve gelir dağılımı adaleti verileri kullanılarak zaman serisi analizi yapılmıştır. Augmented Dikey Fuller birim kök testi, Johansen eş bütünleşme testi ve Granger nedensellik testleri uygulanmıştır. Bulgularda seriler birincil farkta durağanlaşmış ve eş bütünleşik çıkmışlardır. Analizde ters küreselleşmeden gelir dağılımına doğru olmak üzere tek yönlü bir nedenselliğe ulaşılmıştır.