Retrospective Analysis of Febril Convulsion Patients Aged Between 5 Months-5 Years Old
Objective: The purpose of this study was to determine the demographic characteristics of patients admitted to emergency unit with febrile convulsions, and the mistakes during diagnosis so as to evaluate various treatment modalities. Methods: The study was conducted with 326 patients (aged 5 months to 5 years) admitted to emergency unit because of febrile convulsions. Patients with congenital anomalies, history of head trauma and mental retardation were excluded from the study. Patients were evaluated as for age, gender, temperature, sodium and calcium levels, C-reactive protein, leucocyte count, serum glucose, family history, treatment and hospitalization. SPSS for Windows 13.0 software programme was used for statistical analysis. This study was approved by the ethics committee of the Bakırköy Dr. Sadi Konuk Hospital. Results: Mean age of the cases was 25.0±15.3 months, while 147 (45.1 %) of them were female and 179 (54.9 %) of them were male, and 29 (8.9 %) patients had familial history of febrile convulsions. Body temperature levels changed between 36.8 Co and 41°C and mean temperature was 38.49±0.64. Upper respiratory tract infections were found to be the most common causes of the febrile convulsions with a rate of 75.8 %. Paracetamol use was significantly higher in simple convulsions, however midazolam use was significantly higher in complicated convulsions (p<0.01). Hospitalization rate was found to be significantly higher in complicated convulsions than the simple ones (p<0.01). Conclusion: Febrile convulsions have good prognosis, but follow up is important because of high recurrence rate and higher epilepsy risk than normal population.
Çocuk Acil Ünitesine Febril Konvülziyon Tanısıyla Başvuran Beş Ay-Beş Yaş Arasındaki Çocukların Retrospektif Olarak İncelenmesi
Amaç: Bu çalışmamızda acil çocuk ünitesine başvurarak febril konvülziyon (FK) tanısı alan hastaların özelliklerini saptayarak, hastaların FK tanısı alırken yapılan hataları ve izlemde değişik tedavi alternatiflerinin etkinliklerini değerlendirmeyi amaçladık. Yöntemler: Bir yıllık zaman dilimi içinde çocuk acil ünitesine FK nedeniyle başvurmuş ve müşahadeye alınmış 326 çocuk çalışmaya alındı. Çalışmaya alınacak olan çocukların yaş sınırı 5 ay - 5 yaş (60 ay) olarak belirlendi. Daha önceden bilinen konjenital sorunları, kafa travması öyküsü, mental retardasyonu olan vakalar çalışmaya alınmadı. Vakalar yaş, cinsiyet, ateş düzeyi, sodyum ve kalsiyum düzeyi, CRP düzeyi, Lökosit sayısı, serum Glukoz düzeyi, aile öyküsü, yapılan tedavi, müşahade altında kalış süresi ve sonrasında yapılan yatış yönünden incelendi. İstatistiksel analizler için SPSS (Statistical Package for Social Sciences) for Windows 13.0 programı kullanıldı. Bu çalışma Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Etik Kurul tarafından onaylandı. Bulgular: Vakaların ortalama yaşı 25.0±15.3 aydır. Vakaların 147 (% 45.1)’si kız, 179 (% 54.9)’u ise erkektir. Çocukların 29 (% 8.9)’unda aile öyküsü görülmekteydi. Ateş düzeyleri 36.8 ile 41 derece arasında değişmekte olup, ortalama 38.49±0.64’tür. ÜSYE % 75.8’lik oranla konvülziyona en sık neden olan infeksiyon olarak bulunmuştur. Konvülziyon tipine göre tedavi şekilleri arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık görülmektedir (p<0.01); basit konvülziyonda parasetamol kullanım oranı yüksekken; komplike konvülziyonda midazolam kullanımı anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur. Konvülziyon tipine göre gözlem sonrası yatış oranları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık vardır (p<0.01); komplike konvülziyonlarda gözlem sonrası yatış oranı anlamlı düzeyde yüksek olarak saptanmıştır. Sonuç: İyi seyirli olarak belirtilen FK’ların yüksek oranda rekürrens göstermesi ve genel popülasyona göre yüksek epilepsi riski olması nedeniyle takip edilmesinin önemli olduğu görülmektedir.