Tradition of Knowledge in the Mamluk Period – II
From Al-andalus to Egypt: Regional Networks and the Circulation of Knowledge
Cumhur Ersin AdıgüzelThe Islamic scientific tradition is notable for its exchange of knowledge between different regions. This exchange occurs through various means, such as journeys undertaken to gather knowledge, scholars settling in other regions, pilgrimages, or trade expeditions. The continuous relationships between regions have led to the development of knowledge networks over time. Upon examining the connections between these networks, it becomes evident that information and influence are transferred one-way from one region to another. Additionally, there are numerous instances where different regions mutually contribute to each other in terms of information transfer. Al-Andalus, located at the western end of the Islamic world, has been integrated into scientific networks through its connections with the main scientific centers of the Islamic world since the 2nd/8th century. It is worth noting that al-Andalus has close ties with the Maghreb region due to its geographical proximity. Egypt, located at the eastern end of the Maghreb, is one of the regions that has influenced Andalusian scholarship. According to Andalusian sources, numerous Andalusian students traveled to Egypt to pursue their education and played a significant role in scientific activities upon returning to their cities in Andalusia. On the other hand, these sources indicate that many Andalusian scholars settled in Egypt, particularly during the 5th–6th/11th–12th centuries, and continued their educational activities there until the end of their lives. This study will examine the scientific relations between al-Andalus and Egypt, as well as the scientific activities of some Andalusian scholars who settled in Egypt during the 6th–8th/12th–14th centuries.
Endülüs’ten Mısır’a: Bölgesel Ağlar Ve Bilginin Dolaşımı
Cumhur Ersin Adıgüzelİslam ilim geleneğinin en dikkat çekici yönlerinden biri İslam dünyasının farklı bölgeleri arasında bilginin dolaşımıdır. Bu bilgi dolaşımının ilim tahsili gayesiyle yapılan yolculuklar (rihle), bir bölgede doğup yetişen âlimlerin başka bölgelere yerleşmeleri, hac ibadetini yerine getirmek veya ticaret amacıyla yapılan yolculuklar gibi çeşitli yollarla gerçekleştiği görülmektedir. Bu ilişkilerin kesintisiz bir şekilde devam etmesi, zaman içerisinde bölgeler arasında kurulan ilmiye ağlarını ortaya çıkarmıştır. Bu bölgesel ağlar arasındaki münasebetler incelendiğinde, bir bölgeden diğerine tek yönlü bir bilgi aktarımı ve etki durumu görülebileceği gibi farklı bölgelerin bilgi aktarımı açısından birbirini beslediği çok sayıda örneğin bulunduğu da görülmektedir. İslam dünyasının batı ucunda yer alan Endülüs, 2./8. yüzyıldan itibaren İslam dünyasının başlıca ilim merkezleriyle kurduğu ilişkilerle sözü edilen bu ağlara dâhil olmuş bir bölgedir. Endülüs’ün, coğrafi yakınlığın da etkisiyle Mağrib bölgesiyle yakın ilişkiler içinde olduğu dikkat çekmektedir. Endülüs ilmiyesi üzerinde etkiye sahip olan bölgelerden biri de Mağrib’in doğu ucunda yer alan Mısır’dır. Endülüs kaynakları, öğrenimlerini ilerletmek üzere Mısır’a giden ve Endülüs’e döndükten sonra yaşadıkları şehirlerdeki ilmî faaliyetlerde önemli rol oynayan çok sayıda Endülüslü öğrencinin varlığına işaret etmektedir. Diğer taraftan aynı kaynaklar, özellikle 5-6./11-12. yüzyıllardan itibaren Endülüs menşeli çok sayıda âlimin Mısır’a yerleştiğini ve hayatlarının sonuna kadar burada tedris faaliyetlerine devam ettiklerini de göstermektedir. Bu çalışmada, Endülüs ile Mısır bölgesi arasındaki ilmî ilişkilerin tesis süreci ve 6-8./12-14. yüzyıllarda Mısır’da yerleşik bulunan bazı Endülüslü âlimlerin ilmî faaliyetleri ele alınacaktır.