GLOBALISATION, SOCIOLOGY AND TURKEY
Fügen BerkayHumanity has lost the “terra incognita”’s of the pre-Industrial Revolution era. We know precisely almost all aspects of the earth such as its weight, area and size. Therefore it has turned into a complete “terro incognita” and has become an infinitesimal point in the Universe. The latest stage that the Industrial Revolution reached, new paradigms, and digitalization brought out by new technology have created and electronic ecology. We lost the naturality of “ecumene”. Today, at the level new technology, globalization is neither good nor bad, but merely inevitable. The countries which transfer the technology that globalizes the World rather than develop it, should equip their youths in a way as to integrate them in this process for their own benefit. At this point, the role of social sciences and the education of social sciences are important. Today’s youth should have the knowledge and personality of social philosophers besides purely technical knowledge in order to participate actively in the intensified global order of tomorrow.
KÜRESELLEŞME, SOSYOLOJİ VE TÜRKİYE
Fügen Berkayİnsanlık Endüstri Devrimi öncesinin “terra incognita/bilinmeyen yer”lerini, alanlarını kaybetti. Bilinmeyenin büyüsü bozuldu; yeryüzü iyice biliniyor oldu. Öte yandan Küre’nin Evren’e göre neredeyse yok gibi küçük bir nokta olduğunu öğrendik. Yeni teknolojinin getirdiği dijitalleşme elektronik bir ekoloji oluşturdu; “ekumene”nin (insanlığın üzerinde karmaşık bir teknoloji olmadan yaşayabildiği yerküre alanları) doğallığının kaybı. Bugün yeni teknolojilerin getirdiği noktada “küreselleşme” bütünüyle iyi ya da bütünüyle kötü olmayan, ancak kaçınılamaz hal almış bir dünya gerçekliğidir. Dünyayı küreselleştiren teknolojiyi yaratmamış, ancak onu kendi ülkelerine aktarmış olan toplumların seçeneği ise gençliklerini bu oluşuma kendi yararları açısından eğiterek entegre etmektir. Bu noktada Sosyal Bilimlerin ve Sosyolojinin eğitim öğretiminin rolü son derece önemlidir. Bu günün gençliğinin geleceğin yoğun küresel düzeninde aktif rol oynayabilmek ve dengeleri sağlamak için vazgeçilemez teknik bilgisinin yanında bilgelik bilgisinin ve kişiliğinin de bulunması hayati ölçüde gereklidir.