AGING STUDIES IN TURKEY
Metin Özkul, Işıl KalaycıThe concepts of old, old age and aging vary in meaning in terms of one person’s attributions like biological health, mental health and social function. The old, formed an important and functional part in the community throughout the history of humanity. Knowledge, experience, mental maturity, economic opportunities, tolerance capacity, customs and traditions has ensured the respectability and status of elderly. The modernization process of the industrial revolution has affected things that are traditional and social. Individualsinstead of being defined according to their descent, they started to gain social status with their skills, abilities, achievements. Innovation, associated with this condition, has reduced the dependency between the older and younger to the emotional-psychological dimension. One result of the development of societies, is that the fall in the birth rates have become inversely proportional with lifetime expectancies. This has brought out an increase in the elderly population according to the developments in health care facilities. The process of modernization has edited the roles and statue of social actors while emerging complex factors made the phenomenon of aging problematic. The problems which are related to the process of aging in today’s society must be the subject of conscious and scientific interest. The detection of problems related to the aging process, their solution and the reconstruction of the process are important in terms of social permanence. Therefore, this study was based on the determination that Turkish society entered the aging process with the purpose revealing the interest shown in the topic by the Turkish science community by taking into account scientific studies.
TÜRKİYE’DE YAŞLILIK ÇALIŞMALARI
Metin Özkul, Işıl KalaycıYaşlı, yaşlılık, yaşlanma kavramları bireyin biyolojik sağlığı, zihinsel durumu, toplumsal işlevi gibi özellikler açısından değişen anlamları içerir. İnsanlık tarihinde yaşlılar toplumun oldukça önemli ve işlevsel bir kesimini oluşturmuşlardır. Bilgi, deneyim, akli olgunluk, ekonomik imkânlar, hoşgörü kapasitesi, gelenekler, töreler, yaşlıların statüsü ve saygınlığının korunmasını sağlamıştır. Endüstri devrimi sonrasında modernleşme süreci geleneksel, toplumsal olan her şeyi etkilemiştir. Bireyler neseplerine göre tanımlanmak yerine becerileriyle, yetenekleriyle, kazandıkları başarılarla toplumsal konumlarını elde etmeye başlamışlardır. Bu durumla ilişkili yenilik, değişme gençlerle yaşlılar arasındaki bağımlılığı duygusal-psikolojik boyuta indirmiştir. Toplumların gelişmesinin sonuçlarından birisi de, doğum hızlarındaki düşüşle, yaşam sürelerinin ters orantılı hale gelmesidir. Bu durum sağlık imkânlarının gelişmesiyle birlikte yaşlı nüfus artışını beraberinde getirmiştir. Modernleşme süreci toplumsal aktörlerin statüleriyle rollerini yeniden düzenlerken, süreçle birlikte ortaya çıkan birçok kompleks nedenler yaşlanma sürecini problematik bir olgu haline getirmiştir. Günümüz toplumlarında yaşlılık sürecine özgü sorunlar bilinçli ve bilimsel ilginin konusu olmak zorundadır. Yaşlılık süreciyle ilgili sorunların tespiti, çözümü, yeniden inşası toplumsal devamlılık açısından önemlidir. Bu nedenle çalışma, Türk toplumunun yaşlanma sürecine girdiği tespitinden yola çıkarak, Türk bilim topluluğu açısından konunun ne derece ilgi çektiğini, yapılan bilimsel çalışmaları dikkate alarak ortaya koymayı amaçlamaktadır.