Medical Informatics IV
The Role of 3D Printers in the Digital Workflow Platform: Applications in Dentistry
Burak Kaan Birgül, Ümit Begüm Güray Efes, Ayşe Dina ErdilekThe search strategy incorporated examinations of electronic databases such as PubMed, Google Scholar, and Scopus to identify articles published in English and Turkish between 2019 and 2023, focusing on exploring 3D printers in dentistry. The search strategy was outlined based on PubMed MeSH terms. The keywords used in the search included the following: ((“Printing, Three-Dimensional”[Mesh]) AND “Dentistry, Operative”[Mesh]) AND “Workflow”[Mesh]) AND “Biomedical and Dental Materials”[Mesh]. 3D printers are advanced manufacturing technologies that rely on computer-aided digital design models to produce customized 3D objects automatically. The decline of traditional methods has introduced a completely new dimension to the workflow in dentistry. Using 3D printers enables the production of restorations that offer optimal aesthetics in a single session. In comparison to traditional production techniques, 3D printers offer various advantages such as reduced production costs, faster delivery times, enhanced production efficiency through personalized and intricate products, and decreased material and energy consumption. 3D printers are also used for developing various devices in dentistry. Examples of these devices include crown-bridge production, orthodontic appliances, and surgical guide preparation. Also in restorative dentistry, these printers are used in digital smile design using intraoral and extraoral scanners, as well as restoration design and production using computer-aided design (CAD) and computer-aided manufacturing (CAM) systems. Over the coming years, 3D printers are expected to continue evolving, offering additional technological advancements and diverse options across various industries. Shortly, these applications have the potential to bring revolutionary innovations, particularly in the field of medicine. However, further research is necessary to ensure biocompatibility and feasibility in the current context.
3 Boyutlu Yazıcıların Di̇ji̇tal İş Akışı Platformundaki̇ Rolü: Di̇ş Heki̇mli̇ği̇nde Uygulamaları
Burak Kaan Birgül, Ümit Begüm Güray Efes, Ayşe Dina ErdilekArama stratejisi, diş hekimliğinde 3B yazıcıların araştırılmasına odaklanarak 2019-2023 yılları arasında İngilizce ve Türkçe olarak yayınlanan makaleleri belirlemek için PubMed, Google Scholar ve Scopus gibi elektronik veri tabanlarının incelenmesini içermektedir. Arama stratejisi PubMed MeSH terimleri temel alınarak belirlenmiştir. Aramada kullanılan anahtar kelimeler aşağıdakileri içermektedir: ((“Printing, Three-Dimensional”[Mesh]) AND “Dentistry, Operative”[Mesh]) AND “Workflow”[Mesh]) AND “Biomedical and Dental Materials”[Mesh]. 3B yazıcılar, özelleştirilmiş 3B nesneleri otomatik olarak üretmek için bilgisayar destekli dijital tasarım modellerine dayanan gelişmiş üretim teknolojileridir. Geleneksel yöntemlerin azalması, diş hekimliğindeki iş akışına tamamen yeni bir boyut getirmiştir. 3B yazıcıların kullanımı, tek bir seansta optimum estetik sunan restorasyonların üretilmesini sağlar. Geleneksel üretim tekniklerine kıyasla 3B yazıcılar, üretim maliyetlerinin düşmesi, daha hızlı teslimat süreleri, kişiselleştirilmiş ve karmaşık ürünler sayesinde üretim verimliliğinin artması, malzeme ve enerji tüketiminin azalması gibi çeşitli avantajlar sunuyor. 3B yazıcılar diş hekimliğinde çeşitli cihazlar geliştirmek için de kullanılmaktadır. Bu cihazlara örnek olarak kron-köprü üretimi, ortodontik apareyler, cerrahi kılavuz hazırlama verilebilir. Ayrıca restoratif diş hekimliğinde, bu yazıcılar ağız içi ve ağız dışı tarayıcılar kullanılarak dijital gülüş tasarımında ve bilgisayar destekli tasarım (CAD) ve bilgisayar destekli üretim (CAM) sistemleri kullanılarak restorasyon tasarımı ve üretiminde kullanılmaktadır. Önümüzdeki yıllarda 3B yazıcıların gelişmeye devam etmesi ve çeşitli sektörlerde ek teknolojik ilerlemeler ve çeşitli seçenekler sunması bekleniyor. Yakın gelecekte bu uygulamalar, özellikle tıp alanında devrim niteliğinde yenilikler getirme potansiyeline sahiptir. Bununla birlikte, mevcut bağlamda biyouyumluluk ve fizibilite sağlamak için daha fazla araştırma yapılması gerekmektedir.