Investigation of Attitudes of Rape Through Rape Myths, Just World Beliefs, Sex Roles and Demographic Variables
Ferihan Yancı, Aslıhan Özlem PolatObjective: In this study, the relationship among attitudes towards rape victims and perpetrators, rape myths, just world belief and gender roles are investigated and also analyzed against a number of demographic variables such as gender, age, and education level through multiple rape scenarios.
Methods: A total of 300 people were included in the study, including 164 female and 136 male participants over the age of 18, who were non-random sampling. Paticipants were asked to complete Personal Information Form, Illinois Rape Myth Acceptance Scale, Just World Scale, BEM Sex-Role Inventory and Evaluation Test with ten questions about rape scenarios. To measure the relationship among the variables correlation analysis was carried out and to examine the difference between the variables ANOVA.
Results: The results demonstrated that male participants tended to accuse the victim and accept the rape myths more than female participants. Participants who have lower education level and have greater masculinity levels accepted the rape myths and accused the victim. The victim, once depicted as a more respectable person in the scenario, was accused less as being the instigator and careless, was considered less as the responsible party, was considered to be affected more from what happened.
Conclusion: As expected, it became evident that the rape victim was accused more as the acceptance of the rape myths increased. Similarly to the literature, males tended to put the blame on the victim and hold her accountable more than females. It was showed that the respectability of the victim influenced the accusation tendency of the victim. It is crucially important to take the required precautions and to utilize various sanctions.
Tecavüze İlişkin Tutumların Tecavüz Mitleri, Adil Dünya İnancı, Cinsiyet Rolleri ve Demografik Değişkenler Açısından İncelenmesi
Ferihan Yancı, Aslıhan Özlem PolatBu çalışmada, farklı tecavüz senaryoları üzerinden katılımcıların mağdura ve faile yönelik tutumları, tecavüz mitleri, adil dünya inancı ve cinsiyet rollerinin cinsiyet, yaş ve eğitim gibi değişkenlerle ve birbirleri ile olan ilişkisi incelenmiştir.
Yöntem: Araştırmaya seçkisiz olmayan örnekleme içinden 18 yaş üzeri 164'ü kadın, 136'sı erkek katılımcı olmak üzere toplam 300 kişi dahil edilmiştir. Katılımcılara Kişisel Bilgi Formu, Illinois Tecavüz Mitlerini Kabul Ölçeği, Bireysel ve Genel Adil Dünya Ölçeği, Bem Cinsiyet Rolü Envanteri ve 6 farklı tecavüz senaryosuna ilişkin 10 soruluk değerledirme anketi doldurtulmuştur. Ölçeklerin birbiri ile olan ilişkisini incelemek için Anova, her bir ölçeğin yordayıcılığını değerlendirmek içinse Regeresyon analizi uygulanmıştır.
Bulgular: Araştırma sonuçlarına göre; erkeklerin kadınlara oranla mağduru daha fazla suçladıkları, tecavüz mitlerini daha fazla kabul ettikleri, düşük eğitimli katılımcıların ve erkeksilik düzeyi yüksek katılımcıların tecavüz mitlerini daha fazla kabul ettikleri ve mağduru daha fazla suçladıkları bulgulanmıştır. Diğerlerine göre daha saygın olarak nitelendirilen mağdurun, daha az tahrik edicilik ve dikkatsizlikle suçlandığı, olaydan daha az sorumlu tutulduğu ve daha fazla etkilendiğinin düşünüldüğü görülmüştür.
Sonuç: Beklenildiği gibi tecavüz mitlerinin kabulü arttıkça mağdurun daha fazla suçlandığı görülmektedir. Ayrıca literatürle uyumlu olarak; erkekler kadınlara oranla mağduru daha fazla suçlama eğilimindedirler. Mağdurun saygınlığının mağduru suçlama düzeyini etkilediği görülmüştür. Mağdur olan kadının suçlanması, failin sorumluluğun azımsanmasına ve tecavüz olgusunun olağanlaştırılmasına zemin yaratabilmektedir. Bu bağlamda gereken tedbirlerin alınması ve yaptırımların uygulamaya dökülmesinin önemi dikkati çekmektedir.